‘Tur’ Kelimesiyle Yapılan Anlatım Bozukluğu
‘Tur’ kelimesi yaklaşmak, etrafında dönmek, bir şeyi halden hale çevirmek, inkişaf etmek, gelişmek, bir halden diğer bir hale geçmek, yaya kaldırımı ve eşit manalarına gelir (Arapça Türkçe Lügat-Mevlüt Sarı).
Kelime Kur’an’da isim olarak 11 yerde geçer. Genelde Musa as.’ın kıssasının geçtiği ayetlerde rastlarız. Bununla birlikte mushaf’ta 52. Sırada müstakil bir surenin ismi olarak da karşımıza çıkar ve içinde 49 ayet barındırır. Dağ, avlu, had ve miktar manasında kullanılır. Yalnız Nuh suresi 14’te ise kelimenin çoğulu ‘etvar’a rastlıyoruz. Aşama, kere, defa, bazen, hal, durum, sınıf, nevi, hiza anlamındadır.
‘Doğrusu biz sizi aşama aşama yarattık (Nuh, 14)’
Tur kelimesinin Süryanice ‘den arapça geçtiğini belirten dilciler olmuştur. Bu ihtimaller arasındadır. Zira dağ olarak araplar ‘Cebel’ kelimesini de kullanır. Fakat bunun yanı sıra kelimenin bölgesel kullanımını da göz önünde bulundurmak gerekir. Zira bazı Arap bölgelerinin kendilerine has kullanımları olabilmektedir.
Kelime yalnız halde Bakara,63, 93; Nisa, 154 ve Tur,1’de geçerken terkip halinde ‘Canibi’t-Tur’ şeklinde Kasas,29, 46 ayetlerinde, ‘Canibi’t-Tur’i’l Eymen’ şeklinde Meryem, 52; Taha, 80 ayetlerinde, ‘Turî Seyna’ Müminun, 20’de, ve ‘Turî Sinin şeklinde .Tin,2 ayette geçer.
Dağa yemin olsun! (Tur,1).
‘Hani sizden misak almış ve Dağı üstünüze yükseltmiştik. “Size verdiğimize sımsıkı yapışın ve onda olanı hatırlayın, ki sakınasınız.” (Bakara Suresi, 63)’
Canib, yan, yamaç, çevre, taraf; Eymen yön olarak sol tarafın zıddı sağ taraf anlamındadır. ‘…Dağın yamacında bir ateş gördü…(Kasas, 29).
‘Ve Dağın sağ tarafından ona seslendik. Onu, özel konuşmak için yaklaştırdık (Meryem, 52).
Sina Dağı civarında yetişen ve yiyenler için yağ ve lezzet üreten bir ağaç…
Sina dağlarına yemin olsun! (Tin,2).
Terkiplerde geçen Turi Seyna, Medyen ile Mısır arasında olan bir bölge bulunan bir dağın ismidir. Musa as. bu dağda ilk defa vahiy almıştır.
Kelime Türkçe Kur’an çevirilerinde yanlış bir kullanım ile Turi Sina dağı, Tur dağı şeklinde kullanımıdır. Arapça kullanım ile birlikte kelimenin Türkçesi yazılmaktadır. Aslında bu Türkçe dil kullanımda ‘anlatım bozukluğudur.’
Ali Fikri Yavuz Meali(Yine sizin için) Tûr-i Sînâ dağından çıkan bir ağaç (zeytin ağacı) yarattık ki, hem yağ bitirir, hem de yiyecek kimselere bir katık. (Müminun,20)
Bayraktar Bayraklı Meali
Mûsâ, süreyi tamamlayınca ailesi ile birlikte yola çıktı. Tûr Dağı tarafından bir ateş gördü. Ailesine, “Siz burada bekleyin; ben bir ateş gördüm, belki oradan size bir haber yahut tutuşmuş bir odun getiririm de ısınırsınız.” dedi. (Kasas,29)
Emrah Demiryent Meali
(Mûsâ’ya, emirlerimizi) buyurduğumuz zaman da sen Tûr dağında değildin… (Kasas,46)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Ona, Tûr dağının sağ tarafından seslendik ve kendisi ile gizlice konuşmak için kendimize yaklaştırdık.
Kelimeyi Musa as. bağlamında ilk aldığı vahiy aldığı yer ve İsrailoğullarının kaçış sığınağı olarak değerlendirdiğimizde yaşanmışlık minvalinde dağın özel bir bölge ve insanlara şahitlik yaptığı görülür. Bazı yerlerde her ne kadar Sina ibaresi geçmese de kelimenin belirlilik takısından bunun o mevki olduğu bilinir.
(bknz:www.kuranmeali.com)
Share this content:
Yorum gönder