Omurgalı Duruş Olarak Salat

Omurgalı Duruş Olarak Salat

Salât kelimesinin sırt, kuyruk sokumu, uyluk kemikleri vb. anlamlardan gelmiş olması vücudun ana yapısını oluşturmaları, onu taşımaları, bedenin merkezi taşıyıcıları olmaları nedeniyledir. Yani vücudun tüm ağırlığı bu ana omurganın üzerindedir.

Omurga anlamına gelen salat bedendeki gibi,insanı da omurgalı yapan bir niteliktir.Onu eğilen değil, dik duruşlu kılan bir omurgadır.Hayvanlar seviyesine inen değil, kötülük ve fuhuş yüklü olarak omurgası eğilen de değil.

Dik duruş, omurgalı bir duruş kılan ayrıcalıklı bir psikoloji.

O kötülük ve fuhuştan alıkoyan herşeydir.Kötülük ve fuhuş ise insana ağır gelen,onun omurgasına zarar veren hertülü yüktür.Bu yükler insanın kendisinden uzaklaşması ve kendisinden atması gereken her türlü ağırlık olmaktadır.

Salat insanı bunlardan alıkoyarsa bu durumda salat bir şahsiyet, kişi olmadır. Kimlik olarak ortaya çıkmaktır.

Yani bu o insanın boyası, rengi, kimliği, ahlakı, huyu, meyilleri, yönelimi olmaktadır.

Onu sevkeden sürücü, onun saiki, onun motivasyonu. Şu halde salat onun donanımlı insan olarak ayakta durmasıdır.

Nasıl ki bütün sinirler omurganın içinden geçiyorsa, bu insanında tüm algıları da bu omurga içinden geçer. Kötülük ve fuhuştan uzak olarak.

Salatı ikame burada insanın gayretini bir kez daha anımsatır.

İkame kıymet ile aynı kökten olarak, değer anlamına geliyorsa salata kıymet vermek, onu kıymetli kılmak manasına gelir.

Salatı ikame ise,  dik duruşun her zaman değerler üzerine olmasını, değerli olmasını ifade eder.

Zamanla bu değerin değersizleştirilmesine karşı dik durmayı ifade eder.

Şuayp a.s kavmine karşı duruşunda böyle idi. Tüm elçiler ve ümmetler için salat emredilmişti. Çünkü o değerler üzerine omurgalı, ahlaklı bir duruşu, bir kimliği ifade ediyordu.

Onlardan sonra öyle bir nesil geldi ki salatı zayii ettiler, şehvetlerine uydular. Onlar kötülük bulacaklardır. Meryem 59

İşte nesillerin dik duruşunu kaybetmelerinin nedeni, bu değerlere sahip çıkmamaları idi. Kötülük ve fuhuş üzere olan şehvetlerine uyduklarında artık onların ikame etmeleri, değerleri gözetmeleri söz konusu olamazdı. Değerler onlar için geçmişte kalan güzel bir anı idi.

Çünkü  bu nesil değerleri değil, ahlakı   değil, dik duruşu değil, ilkeli olmayı değil, iyilik ve sınırlarını bilen değil, omurgasını kaybetmiş, sinirleri felç olmuş idi.

Neden? çünkü omurgaları kırıldı sinirleri alındı, değerler dünyası ile iletişimi koptu. Felç oldu.

Onun içindir ki şeytan kötülük ve fuhşu emreder. Salat kötülük ve fuhuştan alıkoyar iken, şeytan emreder. Çünkü o insanın düşmanıdır. İnsanı kötürüm etmek  ister.

Bunu değerler üzerinden yapar.

Nedir bu değerler, Allah’a hiçbir şeyi ortak koşmamak, anne-babaya iyi davranmak, zina etmemek, haksız yere cana kıymamak, israf etmemek, çalmamak, boş sözden uzak durmak, yetime ve yoksula vermek, zamanı dolu dolu geçirmek, mirası haram yoldan edinmemek, riyakarlık yapmamak, kula kul olmamak, insana değer vermek, merhametli olmak, ana-baba gibi yaklaşmak, hayırlı evlat  olmak, ıslah edici olmak, Bulunduğun her yerde bereketli olmak…

İşte Salatı ikame etmek, bu değerler üzere olmak bunları kıymetlendirmek, kıymetini bilmek ve bunları değersizleştirmeye çalışanlara karşı da mücadele etmektir.

Share this content:

Yorum gönder